Pazartesi, çarşamba ve cuma günleri Öncü TV ve 100.2 Öncü Radyo ortak yayını ‘Yorumlu-yorum’ programında Düzce ve Türkiye gündemine dair tespit ve yorumlarını takipçilere aktaran Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, programın pazartesi günü ekrana gelen bölümünde geçtiğimiz hafta Düzce Belediyesi iştiraki BELTAŞ AŞ’nin başına geçtikten sonra kurumu ayağa kaldıran Düzce Eski Milletvekili Fevai Arslan ile ilgili yaptığı yorumlara gelen tepkilerle ilgili konuştu.
Eski Belediye Başkanı Dursun Ay’ın da kendisine konu ile ilgili bir mesaj gönderdiğini kaydeden Ünsal, “Şirketlerde ye, iç, paylaş işi bitti” sözüne dursun başkan üzülmüş. Gerek Faruk Özlü’nün açıklaması, gerek Mehmet Keleş’in de burada bunu teyit etmesiyle Dursun Ay döneminde tarihin en büyük borçlanmasını yaşayan bir belediyede yaşanılanlar anlatılmıştı.” dedi.
“Biz doğmayan çocuğa elbise dikmek niyetinde değiliz” diyen Ünsal, bir kez daha Arslan hakkında birtakım odaklar tarafından yayılan dedikodularla ilgili bilgi ve belgesi olanlara Öncü ekranlarının açık olduğunu söyledi. Öncü Medya Grubu’nun devlete ve millete hizmet eden herkesin dünya görüşü gözetmeksizin yanında olduğunun altını çizen Ünsal, “Ama siyasi hesaplarda kimsenin konu mankeni olmaya niyetimiz yok. Kimseyle Katolik nikâhı kıymadık. Hak ve hakikat için mücadele etmeyeceğiz hiçbir makam, hiçbir yetki ve hiçbir etkili adam yok! Kimse bizi farklı hesaplara alet etmeye kalkmasın.” vurgusu yaptı.
İŞTE O PROGRAM:
“Ben bugün AK Parti Eski Milletvekili Fevai Arslan’ın BELTAŞ’a ve Düzce Belediyesi’ne katkı sağladığını inanıyorum ve görüyorum da. Biz her gün burada çıkıp bu eğri bu yanlış demeyeceğiz. Doğruyu da alkışlayacağız. Bizim işimiz her gün bir eksik arayıp birilerini eleştirmek mi? Bunlar hep arka planda. Kimse öne çıkıp da ‘Bu böyledir’ demiyor. Ama arkadan ‘Fıs fıs fıs’. Zaten Düzce’nin en büyük kaybı da bundan değil mi? Dedi kodu, yaşam analizleri… Millet birbirine giriyor. Netice itibariyle biz Sayın Fevai Arslan’ın milletvekilliğinden gelen devlet tecrübesinden, 7-8 yaşlarındayken başlayan ticari tecrübesinden BELTAŞ’a faydalı olduğuna inanıyoruz. Kim ne derse desin faydalı da! Eksim mi var, yanlış mı var? Yanlışlık kula mahsus. Yarın eksik bir şeyi olursa da o dozda karşılığını veririz. Buna herkes de dahil. Bizim için devlet esas. Devlette makamı olanlar gelir geçer. Önce devlet.
Düzce BELTAŞ Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Fevai Arslan haberinden sonra ortalık baya bir alevlendi. Yorumlar yapıldı. Bizim haberimizin, haber olarak giren haberimizin altında Öncü RTV facebook sayfasında “Sizler bu işlerin ustası oldunuz geride belge bırakır mısınız” demiş Canan Aydın. Kısaca özetlemek gerekirse Fevai Arslan’la beraber BELTAŞ’ta çok ciddi bir aksiyon olduğunu, hareketlilik geldiğini, imalat ve üretim atıl halde olan makinaların harekete geçip gerçekten bir şirketleşme ve ticarethane gibi hareket etmeye başladığını anlatmıştık. Oski Şahin demiş ki, ‘Fevai Arslan’dan yiyorsa geçmişteki yolsuzlukları açıklansın.’ Bunun gibi bir dünya eleştiri aldık.
Bundan sonra da Düzce Belediyesi Eski Başkanı Dursun Ay bize bu konuyla ilgili bir mesaj attı. O da yapılan işlerin gayet güzel olduğunu ve başarılı olduğunu söyledi. Dursun Ay, Mehmet Keleş’ten sonra belediye başkanlığı görevine sonra seçildikten sonra Fevai Arslan bize ilk defa bir açıklama yapmıştı. Ay’ı ‘Kurşun yer haram yemez’ diye nitelendirmişti. Şimdi burada Dursun Ay diyor ki, ‘Fevai Bey bizim 3 yıl İMTAŞ Genel Müdürlüğü ve bir çok yıl belediye başkanlığı döneminde diğer başkanların yaptığı yatırımları takdirle konuştuk. Birazcık sizin değinmenizi arzu ederdik.’ Diyor ki Dursun Bey; doğal taş tesisi, beton santrali, kilit parke tesisi, asfalt plenti, taş kırma tesisi, Çınardüzü Taş Kırma Doğal Taş Ocağı’ndan da bahsetseydiniz bizi anlatırken. Biz bunları unutmuş olabiliriz de hani biz bu dönemde olan belediye şirketi YEYPAŞ’ı Ye,İç,Paylaş dönemi bitti diye yazınca Dursun Başkan bundan etkilenmiş. Tabii üzülmüş olabilir ona da bir şey diyemiyorum. Fakat Dursun Ay’ın ardından Faruk Özlü görevi devralınca basını topladı ve şemayı çizdi. ‘Düzce tarihinde en büyük borçlanma Dursun Ay döneminde yapıldı’ dedi. Bu çok vahim bir iddia. Yine Mehmet Keleş de sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada ‘1 buçuk yıllık dönemde benim 3 yıllık dönemimden daha fazla bir borçlanma yapıldı.’ dedi.
Daha düne kadar devamlı kredi çekilerek maaşlar ödeniyordu. Birçok zorda konu vardı. İstihbaratın yüzde 90’ı açıktan toplanırmış. Buradaki veriler gerek Faruk Özlü’nün açıklaması, gerek Mehmet Keleş’in de burada bunu teyit etmesiyle Dursun Ay döneminde tarihin en büyük borçlanmasını yaşayan bir belediyede yaşanılanlar anlatılmıştı. Biz de buna ince bir şekilde YEYPAŞ üzerinden gönderme yapmıştık. Yetki itibariyle ben demedim Ay. Padişahın hikayesi gibi ben demedim Bakan Özlü dedi. Bu borçlanma, bu savurganlık, nereye gittiği belli olmayan bu yatırımlar, bu paraları yerli yerinde kullanmış Dursun Ay. Biz eksik, hata bir açıklama yapmışız da demedi. Burada alınmanıza, gerilmenize mutsuz olmanıza, mutlaka bir hizmetin kenarından tutmuşsunuzdur da gerek de yok. Ben YEYPAŞ’ın ‘ye iç paylaş dönemi sona erdi’ ifadesini ben icat etmedim. Ben etkili belediyedeki etkili bir isimden duydum.
Burada geldiğimiz nokta şu. Düzce’de siyasette bir takım dengeler var. O dengelere riayet ederseniz, baş eğerseniz ve eyvallah derseniz siz makbul bir siyasetçi olma noktasında ilerliyorsunuz. Eğer o dengelere baş eğmezseniz, onlarla beraber karar vermezseniz sizi halı gibi savurup atıyorlar. Ben yine söylüyorum. Eleştirildiğimi biliyorum. Hasımlığımız ve hısımlığımız denizler deryalar kadar derindir. Dileyen dilediğini dilediği kadar kullanabilir. Bizim samimiyetimiz de kavgamız da üst noktada. Biz kimseyle kavga etme niyetinde değiliz. Samimiyetimizi ortaya koyuyoruz. Bugün beni eski siyasetçi bir dostum aradı. ‘Fevai Arslan’ı bu kadar övmüşsün. Yarın önüne birisi bir şey koyar. Bunu izah edemezsiniz’ dedi. Beytülmal’ın bekçileri var. Maliye Bakanlığı var, emniyet var, polis var, istihbarat var. Bunlar bunu koruyamıyorsa biz bunu koruruz. Çünkü bu bizim.
Biz doğmayan çocuğa elbise dikmek ve kasaptaki ete soğan doğramak gibi bir dert içinde değiliz. Ama varsa böyle bir şey ki hep konuşuyor ama icraat yok. İşte müdürler öyle demiş, öyle olmuş. Hani nerede? Adamın etkisi yok, yetkisi yok buyurun. Yine söylüyorum. Bunu konuşan ve anlatan yazmayı çizmeyi de bilir.
Katolikler nikah kıyarken rakip sorar. ‘Bu evliliğe itirazı olan var mı? Varsa şimdi konuşsun yoksa kıyamete kadar sussun’ Katolik nikahı bozulacak bir nikah değildir. Bizim kimseyle kıyılmış bir Katolik nikahımız yok. Ama devlete ve millete hizmet edene de hizmet vermekten büyük bir keyif alıyoruz. Biz bunu hem hizmet hem de ibadet olarak görüyoruz. Dünya görüşlerimiz farklı olabilir. Ancak devlete hizmet eden herkesin yanındayız, arkasındayız, samimiyetindeyiz. Burada dünya görüşü hiç önemli değil.
Ama siyasi rekabette, rezalette ve hesaplarda kimse kusura bakmasın, kimsenin konu mankeni olmaya niyetimiz yok. Kaldı ki biz Öncü Medya Grubu olarak önce millet diyoruz. Bu millete tepeden konuşan, akıl veren, ‘benim sana söylediğimi anlayacaksın’ mantığıyla hareket eden gazeteci ve basın kuruluşu değiliz. Çiğneriz, çiğneniriz hakkı tutar kaldırırız. Bu millet ve devlet için, hak ve hakikat için mücadele etmeyeceğiz hiçbir makam, hiçbir yetki ve hiçbir etkili adam yok! Kimseye eyvallahımız da yok! Kimse bizi farklı hesaplara alet etmeye kalkmasın. Yorumları yapanlar da istediği gibi yapar. Varsa bilgin ve belgen dedik ya ekranlarımız açık.
Ben bugün AK Parti Eski Milletvekili Fevai Arslan’ın BELTAŞ’a ve Düzce Belediyesi’ne katkı sağladığını inanıyorum ve görüyorum da. Biz her gün burada çıkıp bu eğri bu yanlış demeyeceğiz. Doğruyu da alkışlayacağız. Bizim işimiz her gün bir eksik arayıp birilerini eleştirmek mi? Bunlar hep arka planda. Kimse öne çıkıp da ‘Bu böyledir’ demiyor. Ama arkadan ‘Fıs fıs fıs’. Zaten Düzce’nin en büyük kaybı da bundan değil mi? Dedi kodu, yaşam analizleri… Millet birbirine giriyor. Netice itibariyle biz Sayın Fevai Arslan’ın milletvekilliğinden gelen devlet tecrübesinden, 7-8 yaşlarındayken başlayan ticari tecrübesinden BELTAŞ’a faydalı olduğuna inanıyoruz. Kim ne derse desin faydalı da! Eksim mi var, yanlış mı var? Yanlışlık kula mahsus. Yarın eksik bir şeyi olursa da o dozda karşılığını veririz. Buna herkes de dahil. Bizim için devlet esas. Devlette makamı olanlar gelir geçer. Önce devlet.”