Eski Başbakan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, partisinin genel merkezinde ağırladığı Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın sorularını yanıtladı. Düzce basınında bir ilki gerçekleştiren Ünsal, Davutoğlu’na merak edilenleri sordu.
“YEREL MEDYAYI BAŞBAKANLIK UÇAĞINA ALAN İLK BAŞBAKANIM”
Davutoğlu, yerel medyanın çok önemli bir değer olduğunu belirterek, “Düzce’deki tüm kardeşlerimize selamlarımı iletiyorum. Yerel medyayı başbakanlık uçağına alan ilk başbakan olarak, bu onuru yaşadım. Yerel medyayı Anadolu’nun kalbi kabul ediyorum. Öncü TV’nin de bu anlamda faaliyetlerini biliyorum ve tebrik ediyorum. Düzcelinin sesi olduğunuz için de tebrik ediyorum.” dedi.
“DÜZCE BİR TÜRKİYE NUMUNESİ”
Daha önce iki kez başbakan bir kez ise Gelecek Partisi genel başkanı olarak geldiği Düzce’deki gözlem ve analizlerini şu cümlelerle anlattı:
“Başbakan olarak iki kez geldim. Düzce insanı çok sıcaktır, misafirperverdir, huzurludur ve küçük bir Türkiye numunesi olarak barış içinde yaşayan bir kentimizdir. Geldiğimde büyük bir heyecan ve coşku vardı. Başbakan olarak geldiğimde çok büyük bir ilgiyle karşılandım. Orada meydanda 8-10 yaşlarında bir çocukla bilek güreşi yaptık. Sembolik bir anı olsa da, oradaki sıcaklığı hala hatırlıyorum.
“DÜZCELİ’NİN SEVGİSİ BAŞBAKAN OLDUĞUM İÇİN DEĞİLMİŞ”
Düzce’de iki şey gördüm biri olumlu diğeri olumsuz… Olumlu olanı, Düzceliler bizi unutmamış, bize gösterdikleri sevgi başbakanlık makamı nedeniyle değilmiş. Kaynaşlı’ya 12 Kasım Depremi nedeniyle gittiğimde yine aynı sevgiyi gördüm. Bütün ana caddeyi dolaştım ve aynı sevgiyi gördüm. Sanki dün bırakmışım gibi herkes çok güzel karşıladı.
“SON ZİYARETİMDE İNSANLAR ÜZGÜNDÜ”
Olumsuz olana gelince, başbakan olarak gittiğim Düzce’de hayat canlıydı, esnaf hareketliydi, çarşı hareketliydi ve iddialı talepler vardı. Herkes büyüme amacındaydı. Bu sefer beni üzen tablo şu oldu, bütün Düzce’de ana caddede gezerken, birçok esnafa girdim, çıktım ve bu 3 saati buldu. İnsanlar hüzünlüydü, tedirgindi ve coşkulu değildi. Talepleri de asgari düzeyde geçim derdi ve iş olmuştu. İki ziyaret arasında psikoloji farkı çok şeyi gösteriyor. Anadolu’nun her yerini geziyorum, Düzce bereket diyarı bir yerdir, zengindir. Toprak ya da insan fark etmez, zengindir. Umut ediyorum, hayata daha mutlu bakacakları günler yakındır.”
“BAŞKAN ŞAHİN BİZİ GÜZEL AĞIRLADI”
Geçtiğimiz kasım ayında depremin yıl dönümü etkinlikleri için gerçekleştirdiği Düzce ziyaretine de değinen Davutoğlu, eski yol arkadaşı Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’den randevu alamamasıyla ilgili “Açık söylüyorum, üzücü bir tablo. Kaynaşlı Belediye Başkanı’mıza teşekkür ediyorum. Bizi güzel ağırladı ve geçmişte hizmetleri olmuş bir devlet büyüğüne nasıl davranması gerekiyorsa öyle iyi davrandı.” sözleriyle Başkan Özlü’ye sitem, Başkan Şahin’e ise teşekkür etti.
“ÖZLÜ’DEN RANDEVU ALDIK, BİR GÜN KALA MAZERET BİLDİRDİ”
Gelecek Partisi Lideri Davutoğlu sözlerine şu cümlelerle devam etti:
“Gittiğimiz her yerde, validen olsun ya da belediye başkanından randevu isteriz çünkü gittiğimde yatırımlar, istişareler, bizim yapabileceklerimiz için bunu yapmamız gerekir. Maalesef bu mümkün olmadı. Sayın Faruk Özlü ile TBMM’de bulunduk, bakanlık dönemi için de takdir ettiğim bir bürokrat, savunma sanayinde. Önce randevu ayarlaması yapıldı, sonra mazeret belirtildi, tam gideceğimiz günden bir gün önce. Maalesef bu Türkiye’nin her yerinde böyle… Düzce halkından büyük muhabbet gördük ancak yerel otoritelerden bunu göremedik, üzerlerine düşen ev sahipliğini hakkıyla yaptıklarını söylemem zor…”
“KEŞKE SİYASETE GİRMEME GEREK KALMASAYDI”
Ünsal’ın ‘Keşke’niz var mı?’ sorusuna, “Keşke böyle şeyler olmasaydı da yeni bir siyasete girmemize gerek kalmasaydı, ben bilim adamıyım.” diyen Davutoğlu şu şekilde cevap verdi:
“Erbakan zamanında da ‘Destek vereyim’ dedim ve bilim adamı olarak yaşama devam etmek istedim. Daha sonra, Sayın Erdoğan döneminde baş danışman olarak görev yaptım. Parti kapatma davasından sonra siyasete girdim. Hırs için değil değerlerimiz için siyaset yaptık, ilim yaptık. Makamlar, millete hizmet etmek için araçtır ve emanettirler ama öyle bir dönem geliyor ki, ilkeler farklılaştığı için yolunuzu ayırmaya gerek kalıyor. Mesela, siyasi ahlak yasası çıkaralım, rüşvete karşı mücadele edelim, imar yasası çıkaralım ve mücadele edelim, halka yarar sağlansın; tabii ki şeffaflık çerçevesi içinde. Biz bunlar için siyaset yaptık ve yol ayrımına geldik. Başbakanlığımızın bitme sebebi, temel sebebi bu yol ayrımıdır.”
“YASAKLAR, YOLSUZLUKLAR DİZ BOYUYDU, MECBUREN SİYASETE DÖNDÜK”
“Şahsi bir mesele kimseyle olmadı ama ilkesel meselem oldu.” diyen Davutoğlu, “Eğer işler iyi gitseydi, dönüp siyaset yapmayı düşünmezdik. Başbakanlıktan sonra 5 kitap yazdım, 2 de İngilizce kitap. Sokağa indiğimizde, Anadolu’nun her yerinde feryat ediyorsa, yolsuzluklar almış başını gidiyorsa, yasaklar ve yoksulluk diz boyuysa bizim buna karşı sessiz kalmamız dilsiz şeytanlıktır. Bu sesi oluşturmak adına, Gelecek Partisi’ni bu iddialarla kurduk. Bir yıl içerisinde Türkiye’nin her yerinde örgütlendik. Düzce İl Başkanı’mıza da teşekkür ediyorum çok güzel bir heyetle buraya geldiler, 8 ilçe başkanını da atadık.”
Partisinin il başkanı olarak atanan Vildan Yıldız’ın CHP kökenli olmasının Düzce’de tartışılmasıyla ilgili de konuşan Davutoğlu, “Biz bu dönemde toplumun bütün kesimlerine hitap eden insana bakıyoruz. Dürüst mü, mütevazı mı, hakla ilişkileri iyi mi, hakkında bir şaibe var mı - yok mu; esas kriterlerimiz bunlar.” dedi.
“KİMSEYİ GEÇMİŞİYLE YARGILAMAYIZ”
İnsanoğlunun düşünlerinin zamanla değişebileceğini belirten Davutoğlu, “Bu nedenle kimseyi geçmişiyle yargılamayız. Bizim ilkelerimizle Vildan Hanım temelinde çatışan bir durum olmadığından bu görevi ona teslim ettik. Şu anda Türkiye’nin kutuplaşmadan çıkması gerek. Herkesin temel değerlerimiz etrafında, dürüstlük, özgürlüklere saygı, insan haklarına, kul hakkına, kamu malına saygı ve hürmet; bütün bu konularda temsil söz konusu olduğunda partimizin iyi bir mesafe alacağı kanaatindeyim. Düzce’de de bunun güzel bir örneğini görüyoruz, görmeye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
“DÜZCE’DE VİLDAN HANIM’IN GÜZEL BİR ÖRNEK TEŞKİL EDECEĞİNE İNANIYORUM”
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın Düzce’de sürekli bir siyasi kavga olduğunu belirten düşüncesine ise, “Biz yapılanmamızda da şeffaf olduğumuzu belirtelim. Düzce’de olan temsilcilerimize de güvenerek bu emaneti verdik; belli ilkeler doğrultusunda. Partimizin bir programı var ve ben dahil herkes bu noktalara dikkat edecek aksi durumda benim de misyonum biter. Önemli olan bir makamı doldurmak değil onun hakkını vermektir. Bu anlamda, her ilde görüş ayrılıkları olabilir, bunları harmanlayıp bir araya getirecek olan il başkanlarımızdır. Bu konuda Düzce’de Vildan hanımın güzel bir örnek teşkil edeceğine inanıyorum. Halk ve siyaset arasındaki bağı, teşkilatımızın çok iyi kuracağına inanıyorum.”
“DÜZCE’DE YEŞİL VE MAVİ BOL BOL VAR”
Ünsal’ın ‘Gelecek Partisi Düzce’ye ne vadediyor?’ sorusuna “Her il için özel kalkınma projeleri geliştirmiştik. Düzce dünya güzeli bir yer.” diyen Davutoğlu, “Benim kızım geçen hafta Düzce’de kırsal bir yerde tatil yaptı. Bir köy evinde kaldı, hayran olmuş geldi ve benim kızım olduğu bilinmiyordu. Düzce öylesine güzel bir konumdaki, yeşil ile mavi dinlendiren renklerdir, Düzce’de iki renk bol bol var.
“TÜRKİYE’DE KIRSAL DÖNÜŞÜM PLANLIYORUZ
Düzce’nin öneminin temelinde, bir taraftan yaz-kış turizm olanaklarının olması, bir yandan da İstanbul – Ankara bağlantısında ana hat üzerinde olmasıdır. Bu hat üzerindeki illerimize baktığımızda, (Sakarya, Kocaeli) Düzce bu hatta merkezi bir noktada yer alıyor. Tarım potansiyeliyle, yerleşim potansiyeliyle önemli olanaklara sahiptir. Bizim ekonomi modelimizde, yeni kavramların yanı sıra kentsel dönüşüm var ama biz Türkiye’de kırsal dönüşüm planlıyoruz. Tarım ve sanayi alanlarının kesiştiği yerlerde güzel şehircilik örnekleri, organik tarım örnekleriyle canlanma planlıyoruz.
“GELİŞMEYE EN MÜSAİT İLLERİ SIRALASANIZ DÜZCE İLK 10’A GİRER”
Kırsal dönüşüm olarak amaç istihdamı orada oluşturmak. O bakımdan Türkiye’de gelişmeye en müsait illeri sıralasanız Düzce ilk 10’a girer. İyi bir nüfus planlamasıyla da İstanbul – Ankara arasında sağlam bir kalkınma düzlemi sağlanabilir ve müreffeh bir altyapıya kavuşacak.” cevabını verdi.
“BAŞBAKANKEN ‘KİMSE YAKINLARINI BİR YERE ATAYAMAYACAK’ DEDİM”
Davutoğlu, AK Parti ile ayrım noktalarından birinin kul hakkı olduğunu belirterek, “Kadın ve aile ahlakı zaten esas ama bir de kul hakkı kavramı var. İyi örneklere bakarak düzelir, kötü örneklere bakarak bozulurlar. Eğer idare edenler makamın hakkını vermek yerine o makamda zenginleşmişlerse halk her yerde bunu kendine örnek alır. Vekillik öncesi ve sonrası arasındaki zenginlik her şeyi açıklıyor. Benim dönenimde tüm vekillerden mal beyanı aldık. Kimse yakınlarını bir yere atayamayacak dedim.” dedi.
“SORU SORAN PARTİDEN İHRAÇ EDİLİP HAİN İLAN EDİLİYOR”
Gelinen noktada Merkez Bankası’nın döviz rezervleri kaybolduğunu ancak kimsenin hesap sormadığını söyleyen Davutoğlu, “Hz. Ömer’e bile hesap sorulmuş ama şimdi bu yok. Soru soranlar partiden ihraç ediliyor, hain ilan ediliyor. İzah edilemeyen bir zenginleşme var. Bu zenginlikler nasıl oluştu? Kul hakkı en temel husustur, taviz verilemez. Başörtüsü saygı unsuruydu ama öyle örnekler geldi ki; güven kalmadı. Yakınları için verilen imkanlarla ilgili görüş ayrılıkları var, bilim adamı olarak kabul edemem. Hediyeler hazineye aktarılsın dediğimde kıyamet koptu, ‘Hepimizin ailesi var ama aile siyasete karışamazé dedim. Bizim de ailemiz var. Ya yeni hal ya da izmihlal! Ahlak ve maneviyat söz ile olmaz, hal ile olur. Uygurların nasıl kısırlaştırıldığını anlattılar, kamplarda; Müslüman Türk kadınları ve bunlarda ses yok. Milli ve yerli, milliyetçi olduklarını iddia ettikleri halde… Gelecek Partisi olarak, güzel örnek olma şiarımız olacak. Önce ahlak ve maneviyat sözde, fiilde kendisini gösterecek, sonra da göreceksiniz ki; gençler onları takip eder. Bugün güzel örnekleri kaybettik.” diye konuştu.
“İLK İŞİM BÜTÇE REVİZYONU OLUR”
Davutoğlu, iktidar olmaları durumunda yapacakları ilk işin bütçe revizyonu olduğunu söyleyerek, “İlk atacağımız adım budur. Türkiye bütçe revizyonu yapardım. Bütün kamu harcamalarını en aza indirirdim, israfı minimuma indirirdim, hemen ilk gün, ilk bütçede. Dört tane maaş alan memur mu var, bire indirirdim. 100 danışma mı var, işi olmayanları gönderirdim. Bütün kamu binalarını devletin kira ödediği binalardan çıkarırdım; hepsini o kullanılmayan büyük Beştepe’ye alırdım. Bütün bu oluşan fonu, kaynağı da esnafa hibe olarak verirdim; örtülü ödenek dahil hepsi. Kişisel harcamalarla ilgili her şeyi durdurdum.” dedi.
“200 MİLYAR DOLAR PARA BASILDI AMA HALKA VERMEDİLER”
Bu adımın ardından eldeki imkânlarla 3 sektöre ağırlık vereceğini belirten Davutoğlu, “Tarım, sağlık (pandemi dönemi malum) ve eğitim. Gerekirse parasal genişleme yapardım ama halka vermediler. 200 Milyar Dolar para basıldı ama halka vermediler, 5-10 tane büyük firmaya verdiler. Hepsini halka yansıtırdım; şu anda Türkiye’nin çözmesi gereken şey istihdam ve gelir adaletidir…” dedi.
Davutoğlu, vatandaşların kendilerine oy vermeleri için 7 sebebi de şu şekilde sıraladı:
- HALKIN İÇİNDEN ÇIKTIK ve hiçbir zaman halktan kopmadık; kopmayacağız. Lüks ve şatafata boğulanlar gibi olmadık, olmayacağız. Halkımız bu konuda bize güvensin. Bu halkın dertleri ile dertleneceğiz.
- İNSANA İNSAN OLDUĞU İÇİN DEĞER VERECEĞİZ. Hiç kimseyi dışlamayacağız; etnik, ideolojik, dini, meshebî hiçbir ayrım gözetmek söz konusu değildir. Hiçbir şekilde kutuplaştırıcı bir dil kullanmayacağız. Ülkeyi bölen bir dile izin vermeyeceğiz.
- SİYASİ AHLAKI İKAME EDECEĞİZ. Gelecek hafta temiz siyaset belgesini açıklıyoruz. Makamlarda oturanlar o emanete dikkat edecekler.
- YOKSULLUĞA KESİN BİR REÇETE OLUŞTURACAK ŞEKİLDE KAMU KAYNAKLARININ GELİR ADALETİNE GÖRE DAĞITILMASINA ÖZEN GÖSTERECEĞİZ.
- ASLA YAKINLARIMIZIN ZENGİN OLMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ. Halkın zengin olmasına bakacağız.
- TÜRKİYE’Yİ DÜNYADA ONURLU BİR ÜLKE HALİNE GETİRECEĞİZ. Bir daha hiçbir devlet başkanı T.C. Başkanına aptal olma diye hitap edemeyecek. Çin’de 3-5 kuruş gelecek diye Uygur Türklerinin yaşadığı zulme sessiz kalınmayacak. Onurlu bir ülke hedefiyle, vize muhafiyetini sağlayacağız.
- HALKIYLA BİRLİKTE YENİ BİR GELECEK VİZYONU ORTAYA KOYACAĞIZ. Hayali değil; önce kendimiz yaşayacağız sonra halka bunu sunacağız. Üretken, israfa karşı bir ekonomiyle tekrar bir motivasyon, gençlerimize kadınlarımıza Türkiye’yi çekim alanı kılan bir anlayış ile gençler ülkeden gitmek durumunda kalmayacaklar. Öyle bir istihdam politikası sağlayacağız ki, ülkemizin gençleri, geleceklerini burada kuracaklar! Gelecek Partisi milletin malıdır.
ERDOĞAN YORUMU: “GÜÇ YOZLAŞMASINDAN, AKRABA KAYIRMAYA KADAR SÖYLEMEM GEREKENİ SÖYLEDİM”
Programın klasik hale gelen ‘Nasıl İzah Edersiniz?’ bölümünde eski lideri Recep Tayyip Erdoğan hakkında yorum yapmak istemeyen Davutoğlu, “Ona ben bir şey söylemeyeyim. Yok. Siyasi meselelerden hep uzak durdum, şahsi yorumlar yapmam. Cumhurbaşkanı olarak yorumlarımı yaptım zaten. Güç yozlaşmasından, akraba kayırmaya kadar söylemem gerekeni söyledim. Kemal Kılıçdaroğlu dahil hepsi için bu geçerlidir. Herkesle mücadele ederim, rekabet zaten var ama hepsi benim için insan olarak değerlidir. Hangisi olursa olsun!” diye konuştu.
“ÖZLÜ İYİ BİR BÜROKRAT”
Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, Faruk Özlü’yü ise şu sözlerle anlattı:
“İyi bir bürokrat. Millete hizmet eden herkesten Allah razı olsun. Milletin bir kuruşuna dokunanın da Allah hesabını sorsun, genel olarak.”
AK Parti Eski Milletvekili Fevai Arslan ile ilgili ise yorum yapmamayı tercih etti.
“DÜZCE HEP HAYALİMDE GÜZEL HATIRALARLA KALMIŞTIR”
Düzce’deki unutamadığı anısını ise şöyle anlattı: “Akademik hayatım sürerken Akçakoca’da çocuklarla güzel birkaç gün geçirmiştim. Depremden sonraydı, 1999-2000 ama Düzce hep hayalimde güzel hatıralarla kalmıştır, hiçbir olumsuzluk yoktur. Düzce her zaman yüzümü güldürmüştür.”