Seçim sürecinde Düzce’nin sorunlarına çözüm önerilerinin yer aldığı broşürler hazırladıklarını söyleyerek, “ dersimize çalıştık biz” diyen Yılmaz, Düzcelilerle birlikte bu sorunları yaşadıklarını , halktan alınan çözüm önerileri neler yapılabileceğini başlıklar altında topladıklarını dile getirdi.
BELİRSİZLİĞİ ORTADAN KALDIRMAK LAZIM
Öncelikle ekonomiyle ilgili tespitler yaptıklarını söyleyen Yılmaz, “ Fındık üreticisinin problemleri var. Ziraat odalarından da fikir aldık. En baştaki problem fiyat ve belirsizlik. Bu belirsizliği ortadan kaldırmak lazım. Milletvekili seçilmek için amiyane tabirle işkembeden atıp ben gelince fındığı 15 lira, 20 lira yapacağım demek, öyle bir dünya yok. Ne yapabilirizi tartıştık, son dönemde FİSKOBİRLİK’in işlevini yitirmesinden sonra TMO’yu oyuna sokalım. Tarım Bakanına diyeceğiz ki, sadece Düzce’de 100 bin insan fındık ekonomisiyle geçiniyor, bu insanlara garanti vermemiz lazım.” Dedi.
TURİZMDEN FAYDALANAMIYOTUZ
Coğrafi konumuna rağmen Düzce’nin turizmden gerektiği gibi faydalanamadığının altını çizen Yılmaz, turizmi geliştirmek amacıyla hedeflediği projeleri anlattı. Akçakoca’da sezonun 1,5 ayla sınırlı kalmaması için senenin en az 10 ayı boyunca iki metropolden de insanların aktığı bir şehir haline getirilmesi için çaba sarf edeceğini dile getirdi.
BİZE O FIRSATI VERMEDİLER
Düzce’de yapılmayan hizmetlerle ilgili olarak, “vatandaşlarımız bizi töhmet altında bırakmasın çünkü bize o fırsatı vermediler, fırsat verdiklerine sorsunlar” diyen Yılmaz, Düzce’nin kendi değerini bilmediğini savundu.
HASTANE AÇILDIĞINDA MİYADINI DOLDURMUŞTU
İl Başkanı olduğu dönemde yeni Atatürk Devlet hastanesinin bittiği günden itibaren defalarca kez “ daha açıldığını gün miyadını doldurmuştur” diye söylediğini hatırlatan Yılmaz, hastanenin aslında o günlerde revize edilmesi gerektiğini vurguladı.
Yılmaz, “ Elektrik kesilir, Düzce devlet hastanesi, klima patlar devlet hastanesi, havalandırma sorun çıkartır. Bu kadar sorunları olan il devlet hastanesi olur mu. Personel eksikliği, yardımcı sağlık personeli eksikliği, ana kadroda branşların eksikliği, deveye sormuşlar boynun neden eğiri diye nerem doğru ki demiş. Düzce Devlet hastanesinde çalışanlara bu insanların korkunç saygı duyması lazım. Gerçekten özveriyle hizmet ediyorlar. Koskoca devlet hastanesi 4 kadın doğum hekimiyle yürütülmeye çalışılıyor. Bu insanların nefes alacak zamanları yok. Bir çok olmayan branş var.” Şeklinde konuştu.
İNSANLARI HUZURSUZ ETTİNİZ
Hecinler’in Düzce’nin kanayan yarası olduğunu söyleyen Yılmaz, halkın ikna edilip bu sorunun çözülmesi, ikna edilemezse başka bir çözüm aranması gerektiğini savundu. Kabalak’a yapılacak Barınak için ise, “20 köpek koyacağız diye 600 dönüm araziyi kamulaştırırsanız insanları orada huzursuz edersiniz” dedi.
Yılmaz, “ Yeni bir sistem yapılacağı söylendi. Burası madem ki bu kadar çözülmez bir sorun haline geldi, herkesin kanaat edeceği uzmanları getirelim. Şurada şöyle bir tesis var, Hecinler halkını bindirelim otobüslere, o tesislerin olduğu yere götürelim, bu tesisi bu şekilde buraya yapacağız diyelim. Eğer Hecinler halkı tamam bu tesis burada olursa bize sıkıntı vermez diyorsa yapalım, ama halk kabul etmiyorsa halkın yerini istimlak edelim, o bölgeyi geniş bir çöp depolama alanı olarak kullanalım. ÇED raporunda buraya yapılması uygun değildir diyorsa, 16 milyonu nereye harcadıkları zaten belli değil. Bırakalım başka bir çözüm arayalım. Hiç kimse çevresinde çöp olmasını istemez ama siz de kapınızda çöp olmasını istemezsiniz. Biz kahramanlık yapıp da kaldırsınlar Hecinler’den ne yaparsa yapsınlar demiyoruz. Kaldırdığı zaman, Vatandaşın evinin önünde çöp yığını olduğu zaman nasıl bir çözüm bulacak. Hecinler halkını ikna edip, herkesi de ikna edemezsiniz ama çoğunluğu ikna ederek bu sorunu halkla beraber çözebilirsiniz. Hayvan barınağına gelince, nasıl olacağını bilmiyoruz. Ama oradaki insanların sesine kulak verilmesi gerektiğini ilk zamanlardan beri , Sayın Bakanımız, Sayın Valimiz olsun böyle bir şey düşünüyorsanız burada, o insanlara gidersiniz gönlünü alırsınız.” Derken, alanda ne yapılacağının anlatılması gerektiğini söyledi, “ eğer siz 20 köpek koyacağız diye 600 dönüm araziyi kamulaştırırsanız insanları orada huzursuz edersiniz” şeklinde konuştu.
O YOL YAPILSAYDI FABRİKA İÇİN ÇİVİ ÇAKTIRMAZLARDI
Düzce’de yol yapım işinin “ yol yapılmama” olarak algılandığını söyleyen Yılmaz, Yığılca yolundan örnek verdi, Yığılca’nın arısı ve doğal güzelliklerinin çimento fabrikası ile yok olacağını belirtti. Yılmaz, “ Halk niye istiyor biliyor musunuz, yıllarca o insanları o kadar mağdur ettiniz ki, insanlar şimdi 100 kişinin çalışacağı fabrikaya umut gözüyle bakıyorlar. O yol açılıp turizme katılmış, Yığılca Düzce’ye açılmış olsaydı, o çimento fabrikasının çivisini çaktırmazlardı oraya. Toz yutacağını bile bile maalesef istiyorlar.” Dedi.
İTTİFAK ORTAĞIMIZDAN GELEN ŞANSSIZ DEĞERLENDİRMELER
Programın son bölümünde oy pusulasında MHP’nin yerini ve seçmenin nasıl oy kullanması gerektiğini anlatan Yılmaz, “ Cumhur ittifakında hangisi bize daha iyi hizmet eder” düşüncesiyle oy kullanılmasını isterken, Ak Parti’den gelen “ ittifakta olduğumuz arkadaşlarımızdan duyduklarımız bizi çok üzüyor” dediği söylemler için, “ Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın altını boşaltmayın, mecliste yalnızlaştırmayın, Cumhurbaşkanlığında Erdoğan’a milletvekilliğine başka partiye oy vermek bir fetö ağızdır gibi şanssız değerlendirmeler duyuyoruz. Halkımız şu konuda müsterih olsun. Biz Cumhur ittifakı içindeki milletvekili adayları olarak, MHP’nin lideri gerek Sayın Devlet Bahçeli, gerek mensubu olan milletvekilleri, gerek sokaktaki insanı, hiçbir zaman, ülkesini, milletini yalnız bırakacak, ülkesini ve hükümetini yalnız bırakacak hiçbir eylemin ve girişimin yanında olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır.” İfadelerini kullandı.
