Her cuma akşamı Öncü TV ve 100.2 Öncü Radyo’da ortak yayınlanan ve Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu “Kitabın Ortasından” programına konuk olan MHP Düzce İl Başkanı İlhami Caboğlu, programın ikinci bölümünde, Düzce gündemine ilişkin birçok konuyu değerlendirdi.
“Düzce Kongresinin tek liste ile yapılması Genel Merkezimizin takdiri”
Sözlerine Milliyetçi Hareket Partisi Genel Merkez Kurultayı ve tek liste ile gidilen MHP İl Başkanlığı kongreleri ile başlayan Caboğlu, “Genel Başkanımızın istiklal için birlikte istikbal için dirlik söylemiyle Türkiye genelinde almış olduğu kararlar neticesinde, tabi ilçelerde başlayan ve bir de pandemi sürecinden dolayı sadece delege bandında yapılan kongreler sonrasında sırasıyla ilçelerden sonra il bazında kongreler oldu. Biliyorsunuz 18 Mart genel kurulda da bu kongreler oldu. Aynı doğrultuda istiklal için birlikte istikbal için dirlik söylemiyle “Kazanan Türkiye Olacak” mottosu ile çalışıldı. Tabii Düzce’de sayın vekilimizden sonra İl Başkanlığı görevine gelmiş olmamız ve dolayısıyla genel merkezin de takdiriyle İl Başkanlığına getirilmiş olmamla başlayan süreçte Düzce’de milletvekilliği ve sonrasında belediye başkanlığı seçimleri burada şöyle söylemek isterim. Burada 1 vekil ve 5 belediye adaylara verilmiş olan bir vebal, aynı şekilde biz kendi üzerimize verilmiş bir vebal olarak sayarsak, burada yarışmak olabilirdi, ama bu genel merkezimizin takdiri; o şekilde uygun gördüler. Biz de tek liste halinde göreve gelmiş olduk” diye konuştu.
“Birol Şahin ile her zaman görüşürüm”
Sadullah Ünsal’ın “Milliyetçi Hareket Partisi’nin Düzce’de tarihi başarısında imzası olan bir siyasetçisiniz. Fakat bu süreçte bir belediye başkanlığı sizden ayrıldı. Bunu nasıl değerlendirdiniz?” diye sorması üzerine sözü MHP’den ihraç edilen Kaynaşlı Belediye Başkanı Birol Şahin’e getiren Caboğlu, Kaynaşlı ilçesinin sorunlarının çözülmesi noktasında, her zaman Belediye Başkanı Birol Şahin ile görüşebileceklerini söyledi. Caboğlu, “Biz parti noktasında her siyasi partinin kendi tüzüğüne göre bazı disiplin organları vardır. Ben değil kim olursa olsun yapılan hatada, bir söylemde bu sistem devreye girer. Bu devreye girdikten sonra bu sistemin vereceği karar neticesinde partide olma ya da olmama gibi bir durumunuz olur. Düzce’de seçilmiş olan hangi siyasi partiden olursa olsun, herkes bizim reelde kendi değerimizdir, kendi adamımızdır. Bu konuda bizim gerek Ak Parti’den olsun, ya da gerek başka bir siyasi partiden olsun herkesi biz kucaklarız. Düzce için ne yapmamız gerekiyorsa herkesle aynı noktada hareket etmek gayret içerisinde oluruz. Genel siyaset başkadır, yerel siyaset başkadır. Tabii seçim geldiğinde genel siyaseti de işleyeceğimiz konular olacaktır. Bunlar hepsi genel merkezin vereceği talimatlar doğrultusunda, biz de İl Başkanları olarak hareket etme zorunluğumuz var, ama kastınız Kaynaşlı Belediye Başkanıysa kendisiyle görüşürüm. Bir sıkıntısı olduğunda yardımcı olmaya çalışırım, destek olurum. Kendisi de bunu iyi bilir. Hatta Ak Parti İl Başkanım Mustafa Başkana şöyle bir söylemim vardır; Bizden bir sebepten ötürü ihraç olmuş olsa bile bunu hiçbir şekilde yalnızlaştıramayız, her konuda destek verelim. Hatta destek verirken de diğerlerinden biraz toleranslı ol, şeklinde söylemim vardır. Mustafa Başkana da bunu sorabilirsiniz. O konuda biz Düzce’de herkesi bir değer olarak görürüz. Eşit noktadan bakma gayreti içinde oluruz. Biz bugün varız yarın yokuz. Bu makamlarda olduğumuz sürece kimseyi kırmadan dökmeden Düzce için hizmet etme gayreti içinde oluruz. Kaynaşlı için de aynıdır, her kurum için de aynıdır” diye konuştu.
“Akçakoca Belediyesinde çalışan tüm işçiler maaşlarını alacak”
Akçakoca Belediyesinde yaşanan maaş krizi ile ilgilide değerlendirmelerde bulunan Caboğlu, önümüzdeki aya kadar tüm belediye çalışanlarının maaşlarını tam olarak alacaklarını kaydederek, şunlara değindi:
“Öncelikle belediyenin kendi bütçesini ele alacağız. Biliyorsunuz pandemiden dolayı belediyenin tahsil noktasında su konusunda vs. belediyemiz bu konuda imtina gösterdi. Artık bazı şeyler belli bir olgunluğa geldi. Belediyenin kendi içerisinde hedeflemiş olduğu bazı tasarruf ve konularla alakalı, bu arada sayın vekilimiz olsun, AK Parti İl Başkanı Mustafa Başkan olsun, bu konularla ilgili bazı girişimlerimiz var. Çalışmalarımız var, çok bir zaman almayacak bu süreç ama önümüzdeki bir aya kadar; basında bir manşet oluşmuş, zannedersem o yanlış anlaşılmış. Fakat bir ay içerisinde Akçakoca Belediyesi personelleri bütün herkes maaşını almış olacak. O konuda bazı çalışmalarımız var, belli olgunluğa geldi, bitiş aşamasında… Önümüzdeki dönem orada çalışan ve esnafın bir rahatlamasını göreceğiz.”
“Önümüzdeki dönem Akçakoca şantiye sahası olacak”
Akçakoca Belediye Başkanı Okan Yanmaz döneminde belediyeye ait taşınmaz malların satışlarını da değerlendiren Caboğlu, şu ifadelere yer verdi:
“Az öncede söyledim. Akçakoca’dan baktığımızda Okan Başkan konusunda siz üç dönemdir zorlayarak bir seçim dönemi atlatmışsınız ve bir belediyeyi almışsınız. Her seçim döneminde mutlaka bir taraflarla dargın kalma durumunuz olabiliyor. Bu siyaseten yapmış olduğunuz söylemler de olabiliyor. Akçakoca’da belediye başkanlığı seçimi sonrasında bir sel oldu ve arkasından da pandemi süreci başladı, zor bir dönemdi. Bunlar hiçbir şekilde bahanemiz olamaz, biz bunları bile bile adaylık ve çalışma içerisinde olduk. Akçakoca halkımıza da buradan teşekkür ediyorum, bize teveccüh etmişler. Milliyetçi Hareket Partisi çatısı altında Sayın Okan Yanmaz’a oy vererek, hizmeti bizden beklediklerini deklare etmiştir. Bu konuda girişimlerimiz var, ama sel ve pandemi süreci zora getirdi. Satışlar konusuna baktığımızda burada resmi prosedür olarak bütün resmiyet işlenmiş. Halka arz olunmuş, bir ilanla yapılan ihaleler bunlar. Tabi, bu süreçte de anlık karar vermeniz gerekiyor, bir borç yükünüz var. Satışa bir yer çıkartmışsınız. İlk talep neyse onu bir şekilde değerlendirmek zorundasınız. Zannedersem mevcut esnaf buraya talip olmuş, dediğim gibi ilk talep, olan kişiye de verme zorunluluğu gibi bir durum oluşmuş. Yani geçmişten gereken birikimlerden dolayı da tabi başarı dediğin zaman, maç 90 dakikadır. Buradan baktığınızda maç birinci çeyrekte, inşallah bütün ekipmanıyla 90. Dakikada gerçekten Akçakoca’da; ben şunu hep iddia ediyorum, baktığınızda Düzce genelinde hizmetiyle yapmış olduğu çalışmalarıyla herkes Akçakoca’yı konuşacak. Bu önümüzdeki yaz döneminde, Akçakoca merkez bir şantiye havası alacak. Sayın başkanımızın şuanda bitiş aşamasında Aquapark, Kapalı Çarşı ve denizde camlı seyir gibi güzel projeleri var. Bunların yol almış bir durumunu Akçakoca görecek. İnşallah Akçakoca’mız içinde daha hayırlı işler olabilir, yapılır inşallah.”
“Cumhur İttifakı olarak söylemlerimize dikkat etmeliyiz”
“Genel merkezin geldiği heyetin Esvet Sarıoğlu ve bu konulardan ötürü gelmediğini buradan söyleyebilirim, ama genel olarak baktığımızda biz Cumhur İttifakı olarak söylemlerimize biraz dikkat etmemiz lazım” diyerek, sözü Akçakoca Belediye Başkanı Esvet Sarıoğlu’nun Akçakoca Belediye Başkanı Okan Yanmaz’a yönelik eleştirilere getiren Caboğlu, konu ile ilgili şu ifadeleri kullandı:
“En azından konuyu ele alıp içeriğine iyi bakmamız lazım. Tabi bugün genel siyasetten baktığınızda en önce yaptığınız şeylere göre ters olabiliyor ama olacak durum oydu. O konuda da bir irade gösterildi. Burada Akçakoca’dan baktığınızda belediyenin gösterdiği bir irade var. Milliyetçi Hareket Partisi Akçakoca Teşkilatının gösterdiği bir irade var. Bunun karşısında da tabi orada siyasi partiler var. Bizim de ittifak halinde olduğumuz Ak Parti var. Tabi gerek Ak Parti gerekse Milliyetçi Hareket Partisi’nin söylemlerine dikkat etmesi gerekiyor. Siz hiçbir yerde gördünüz mü? İyi Parti ya da CHP ilçe başkanlarının ya da belediye noktasında böyle atışmalarını hiç gördünüz mü? Böyle bir durum var mı? Burada şuna çok dikkat etmek lazım; bizim ittifakımız dışındaki bazı siyasi partiler sizi tahrik edebilir. Sizinle kamuoyunda başka şekilde algı oluşturmaya çalışabilir. Siz kendiniz dikkat edeceksiniz. Hep şunu söylerim, Düzce’de Milliyetçi Hareket Partisi belediyesinin burada başarısız olma durumunda alternatif Ak Parti olamayacağını söylüyorum. Kamuoyu Ak Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi’ni bir görüyor. Seçim sonucuna da baktığınızda Düzce’de milletvekilliği seçiminde, bir vekili ve 10 belediyenin 5 tanesini Milliyetçi Hareket Partisi’ne verip bir Cumhur İttifakı modeli ortaya çıkıyor. Seçmen şunu söylüyor, bu noktada; Ak Parti ile Milliyetçi Hareket Partisi beraber Düzce’ye hizmet edeceksiniz. Bunu dışında bir söylem siyaseten sizi bitirir. Milliyetçi Hareket Partisi’nde bir zafiyet oluşunca aynı sıkıntı Ak Parti’de de oluşur. Bugün büyük şehirlere baktığınızda, seçmenin bir profil çizdiğini görüp burada ona göre durumu ele alıp, o şekilde söylem geliştirmeniz lazım. Bu şu demek değil gerek Ak Parti, gerek Milliyetçi Hareket Partisi’nin, gerekse de başka bir partinin, siyasetçinin yapmış olduğu yanlışı görmezden gelmek değildir bu. Sadece toparlayıcı, diyalog içerisinde istişareyle ne kadar az hasar alırız. O konuda değerlendirip, hizmete doğru taşımaktır. Bunun dışında bir söylem doğru olmaz. Çamur at izi kalsın mantığı da doğru bir şey değil. Olaya şuradan da bakmak lazım, Düzce’de siyasi ya da değil hangi alanda olursa olsun herkes bizim için değerlidir ama bu değerleri, bu mekanizmayı nasıl harekete geçirebiliriz, genelde hep bunları değerlendirmemiz lazım.”
“Akçakoca’da büyük bir borç yükü var”
Akçakoca ilçesindeki siyasi çekişmelerin ilçeye zarar verdiğinin altını çizen Caboğlu, AK Parti İlçe Başkanı Esvet Sarıoğlu ve Belediye Başkanı Okan Yanmaz’ın Cumhur İttifakı içinde hareket etmeleri gerektiğine vurgu yaparak, şunları söyledi:
“Biz teşkilatların şöyle bir zorunluluğu vardır. Şimdi ben Milliyetçi Hareket Partisi’nden baktığımızda, seçim döneminde var gücümüzle teşkilattan aday göstermiş olduğumuz adayın kazanabilmesi için var gücümüzle bunun mücadelesini veririz ama seçim bittikten sonra rozetler bırakılır, ondan sonra biz, belediye bünyesinde sadece bir grup başkanvekilimiz olur. Yani bu parti söylemiyle devam etmesini çok şık ve uygun görmeyiz. Artık halkın iradesiyle seçilmiş olduğunuz şehr-ül emin konusunda şehrinizle ilgili güzel şeyler yapma zorunluluğunuz var. Bu yapmış olduğu şeyler tüm seçmenler içindir. Tabi burada eleştiri olabilir, diyalog ve istişare eleştiriyle başlar. Önce muhatabına sorup, işin detayını, doğruluğunu sorduktan sonra en azından siz de oluşan kanaatle bir söylem yapabilirsiniz. Fakat, başka bir yerden duyduğunuz söylemle (emin olmadığınızda) yanlışa düşersiniz. İttifak söz konusuyken parti içinde vereceğiniz kararlarda nasıl ilçe başkanları bize bağlıysa bizim de sorumlu olduğumuz üst kurullar var; sonuçta iki liderin de onay vermesiyle oluşan bir ittifak bu ve bu konuda söylemlerinize dikkat etmeniz lazım. Akçakoca’da herhangi bir yanlış durum yoktur. Akçakoca’da gerçekten büyük bir borç yükü var. Akçakoca’da gerçekten bir sıkıntı varsa bütün siyasi partilerin koordineli hareket edip, topyekun herkes payını alarak; halk nezdinde ne kadar toparlayıcı iş yaparsa ve ne kadar Akçakoca lehine olabilecek işler varsa o doğrultuda çalışılması gerekir, daha şık olur. Akçakoca için daha büyük bir kazanım olur. Düzce’de İl Başkanı olarak baktığımda, Akçakoca’da ilçe başkanları her iki siyasi parti ilçe başkanları iyi anlaşamıyorsa, siyasi parti ilçe başkanları arasında bir diyalog kopukluğu varsa biz burada siz kavganızı edin durun, biz zaten burada merkezde rahatız, durumumuzda iyi deriz. Ama düşünün ki, bütün ilçe başkanları Akçakoca’da oluşan bir kamuoyuyla genel merkeze ve meclise yapılacak baskıda Akçakoca’ya gelmesi gereken hizmetlerin ne kadar hızlanacağını göreceklerdir. Böyle olmalarını tavsiye ederdim.”
“Başarı da, başarısızlıkta Faruk Özlü’nün olur”
Düzce Belediyesine ait şirket yönetimlerine AK Partili eski belediye başkanlarının getirilmesi konusunu da değerlendiren Caboğlu, şunları belirtti:
“Biz kendi belediyelerimizde bile az öncede söyledim, seçim bittikten sonra rozeti bırakırsınız, o şehrin menfaati noktasında olur. Şahsi kanaatim, biz bu konuları eleştirme noktasında olabiliyoruz, ama şimdi bir belediye başkanı, Düzce Belediye Başkanı, bu ekibi kurarken tasarruf kendisinde. Bunun hesabını, başarısız olma durumunda verecek olan kişi kendisidir ama burada bizi tedirgin eden bir durum var. Sayın Faruk Özlü’ye niye böyle yaptınız diye sorsak, başarı da başarısızlıkta bana ait… Burada doğabilecek başarı da, başarısızlıkta onundur. Cumayeri üzerinden baktığınızda, Cumayeri’nde gelişen bazı olaylar var. Liyakat tabii ki önemli, ama burada bazı konuların yargıya intikal etmiş durumları varsa; biz bu kardeşimiz suçludur demeyiz.”
“Yüce yargımız Recep Tuna ile ilgili bir karar verecektir”
AK Partili Cumayeri Belediye Başkanı Recep Tuna döneminde yapılan ve yargıya taşınan altyapı ihalesi usulsüzlüğü ile ilgilide değerlendirmelerde bulunan Caboğlu, “Şimdi ben kendisiyle de görüştüm bu konuyu. Yönetim kurulundan düşürürüz söylemi de doğru değildir. Bu kardeşimizin incinmesini de istemeyiz. En azından yargıda olan bir dosyadır, sonuç almasını beklememiz lazım. Yüce yargımız mutlaka bir karar verecektir. Biz suçluyuz da demeyiz suçsuz da demeyiz” ifadelerini kullandı.
“Recep Tuna’nın Belediye şirketinin yönetime getirilmesi Belediye Başkanımız Faruk Özlü’nün tasarrufudur”
Cumayeri eski Belediye Başkanı Recep Tuna’nın hakkında usulsüzlük davası olmasına rağmen, Düzce Belediyesine şirketin başına getirilmesi konusunda “Burada tasarruf Belediye Başkanımız Faruk Özlü’nündür” diyen Caboğlu, şu değerlendirmelerde bulundu.
“Görevi kötüye kullandı da demeyiz, ama bu tip konularda şehr-ül emin konumunda olan birisinin dikkat etmesinde fayda var. Bu ekip onundur, çok etik bulmuyoruz. Şu demek, Cumayeri Belediye Başkanı’yla ilgili bir süreç var, ben de Düzce Belediye Başkanı’yım, bakanlık yaptım. Cumayeri Eski Belediye Başkanı’nı benim himayemdedir. Yargıyı etkilemek mi, yoksa gerçekten bu kardeşimizden istifade etmek mi? Bunu en iyi bilen, Sayın Bakanımız Faruk Özlü. Şahsi düşüncem sivil toplum kuruluşu konuşunda, bazı oda başkanlarının belediye bünyesindeki şirketlerde olmasını doğru bulmuyorum. Tabi ki az öncede söyledim, sonuçta Sayın Bakanımız Özlü’nün ekibidir, bu işten umarım olumlu bir sonuç alınır, tecrübe Düzce’ye yansır. Belediyelerimiz ve şirketlerimiz daha selamete ulaşır.”
“AK Parti teşkilatı ile hareket etmek zorundayız”
Programın sonunda İl Genel Meclisi Başkanlık seçimleri ve İl Genel Meclisi mevcut Başkanı Çiğdem Günal ile aralarında geçtiğimiz yıl yaşanan protokol krizine değinen Caboğlu, “İGM’de bizim 6, Ak Parti’nin 15 sandalyesi var. Bir sorun bir sıkıntı varsa, Ak Parti içerinde İGM’yi yapamayacak bir pozisyon varsa, ben Milliyetçi Hareket Partisi olarak aday çıkartayım, bizim adayı seçelim, Düzce’de bu işi kökünden çözelim. Milliyetçi Hareket Partisi olarak 52 yıldır, hiçbir zaman şahsi nefsi hareket etmedik. Memleket meselelerinde şahsi hareket olsaydık birinci ağız söylem geliştirmezdik. Bugün Çiğdem hanımla bizim ne yaşadığımızın çok bir önemi yok. Fakat Çiğdem Hanım İGM’de uyum içerisindeyse ki; gözlemim o yönde değil. Biz bunu sorun etmeyiz. Ak Parti Teşkilatı bir aday çıkarttığında, Cumhur İttifakı olarak Ak Parti Teşkilatıyla hareket etmek zorundayız. Ak Parti iki tane aday çıkartmış ya da 3 tane aday çıkartmış. Ben burada kendi meclis üyelerimi serbest bırakırım ama burada eğer Ak Parti kendi içerisinde bir sıkıntı, bir zafiyet yaşayacaksa ben kendi adayımı çıkartırım. Bizim adayımıza verirler oyu, Düzce’yi selamete eriştirmiş oluruz. Dursun Ay konusunu ele alırsak, Dursun Ay, belediye başkanlığından geldi. Siyasette önden sözler vermek doğru değildir; ben sizi vekil yapacağım vs. İl Başkanlığı dönemimde, kimseye böyle bir sözüm yoktur. Eğer Dursun Ay, Belediye Başkanlığı döneminde kendini Düzce’ye bir şekilde ispatlamışsa, zaten kamuoyu onu oraya getirecektir. Çiğdem Hanım da görevi döneminde yapmış olduğu hizmetlerle eğer bunu sağlamışsa zaten sorun yoktur.” İfadelerine yer verdi.
