VATANDAŞ NE İSTEDİĞİNİ BİLMELİ.

Düzce’nin Ankara ve İstanbul gibi iki anakent şehrin ortasında bulunduğuna dikkat çeken Yavuz “ Düzce halkı neden memnun değil. Nedeni ise vatandaş yönetime dahil olmalı. Herkes kendi üzerine düşeni yapması lazım. Akçakoca Düzce’nin Turizme açılan penceresi. Akçakoca yı iyi pazarlayıp tanıtmamız lazım. 35 Milyon nüfusun içinde oturup bu nimetten yeterince faydalanamıyoruz. Bunu konaklama ile aşmalıyız. Halk ve yerel yönetimlerle birlikte halkımızla ortak akıl oluşturmalıyız. Şapkamızı önümüz koyup sözde milliyetçi değil özde milliyetçi olmalıyız” dedi.

HALK NEDEN MEMNUN OLMUYOR.

Bölgenin iyi tanınmasının gerektiğine dikkat çeken Yavuz” Halk nerde eksik gördüğünü somut olarak dillendirmeli. Somut olarak yerel yöneticilerden istemeli. Fikrini arkasını doldurarak sunmalı. Eleştiri mahiyetindeki soruna çözümle yerel yöntemleri başkanı yönlendirmeli. Bilinçli söylem ve istek güzel hizmetlerin gelişmesine gerçekleşmesine sebep olur.

CEZAEVİNİ HALKLA BİRLİKTE İLÇEMİZE KAZANDIRDIK.

Çilimli’nin coğrafi konum olarak turizm ve farklı albenisi olan bir yer olmadığını ifade eden Başkan Muhsin Yavuz” Biz Cezaevi konusunda özellikle halkı desteğini önemli ölçüde aldık. İnsanların gelmesi için neden gerekli. Bizde hazine yeri yoktu. Dönemin Adalet Bakanı Düzce’ye geldiğinde biz bu işe talip olduk. Bizden düz arazi istendi. Biz 112 tapudan 118 dönüm yeri 45 günde topladık bakanlığa sunduk. Vatandaşa konuyu anlatıp ikna ettik. Belediyecilikte sizden memnun olan olmayan kesim vardır. Âmâ sonuçta kısa vadede uzun vadede kazançlı çıkan halktır. Bunun için sabır gerekir. Bizde sabırsız milletiz. Bugün Çilimli’ye gelen Cezaevinin ilçeye katkıları çok büyüktür. Belediyenin Gelileri arttı. İlçeye gelen gidenin esnafa sağladığı katkılar haftanın beş günü Pazar yeri gibi. Tek eksik konaklama kalmış. Bunu da bizim yapacak halimiz yok. “dedi.

DÜZCE BÜYÜK GÖÇ ALIYOR BUNLAR İYİYE İŞARET.

Düzce’nin her yıl on bin göç aldığını belirten Yavuz” Düzce’nin Başka Sayı Bakanı Faruk Özlü nün gayreti olmak üzere gelişmesinde istikrarlı adımları nüfus artışında büyük sebep teşkil ediyor. Vekillerimiz arasında güzel bir uyum var. Niyet hayır akıbet hayır. Biz hayır niyetle hizmet etme gayretindeyiz. Bizi şikayet ediyorlar. Eyvallah anlıyorum. Vatandaş ne istediğini bilmeli. Talepler bireysel olmamalı. Toplumsal ortak talepler olmalı. Toplumsal talepleri dillendirenlerin kişilerin sayısında artış olmalı” dedi.

SİYAH TAKIM ELBİSELİ GENÇLİK UMUT VERMELİ

Partinin vizyon ve tabanda bilinçli olması gerektiğini belirten Yavuz “ Ben Milli görüş tabanından geldim. Şimdi lacivert ve takım elbise giyen ak partili gençler makam ve zengin olmak için beklenti içindeler. Gençlikte sabır yok, kanaat yok, şükür yok. Bir insanın güçlü olması için mayadır. Siyasete Refah partisinden girdim hiç beklenti içinde olmadım. Köyler gitmek için para toplayıp minibüs aldığımızda çocuklar gibi sevindim. Oradaki samimiyet başkaydı. Ak partide o samimiyeti yaşayamadık. Benim en çok bu partide üzüldüğüm tek kişi Abdullah Güldür. Şu olaylarda dik duruş sergileyemedi. Akıncılar derneği kurulduğu zaman Arif Ak abi başkan üye olarak tek başına mücadele etmiş ve bu davaya büyük hizmeti olmuş bir isimdir. Kendisi için Bir şey kazanmadan çevresine faydalı olmuş samimi bir kişidir. Davanın bu ruhta dava adamlarına elzem ihtiyacı vardır” diyerek Ak partinin teşkilatlarını yenilenmesi oluşumunun haklılığına işaret etti.

MALUMAT GAZETESİ OKUNACAK BİR GAZETE

Kendisinin iki gazetenin kurucusu olduğunu ve malumat gazetesinin içerik ve haber olarak okuyucu kitlesine hitap eden bir gazete olduğunu ifade eden Yavuz “Sizden ne sert ne yumuşak bir anlayış içinde olmanızı bekliyoruz. Nabza göre şerbet verirsen okuyucu alacağını alır. Bu gazete bizim davamız için önemli olduğuna inanıyorum. Allah kimseyi nefsiyle gururla kibirle imtihan etmesin. İnsanların makamı mevkii önemli değil. Allah’ın rezil ettiğini vezir, vezir ettiğini rezil edemez. Sizin ak partiye çok hizmet edeceğinizi inanıyorum.” Dedi.

Pusula ve manşet gazetesinin alt yapısında emeğinin olduğunu belirten Yavuz basının içinden gelen birisi olarak gerek partinin gerek yerel yöneticilerin bu davaya gönül veren dava gönüllülerini yıllarca anlamakta zorluk çektiklerini söyledi.

AK PARTİYE TABİRİ CAZİZSE ZORLA GİRDİK.

Refah ve Fazilet partisinin kapanmasından sonra gergin günler yaşadıklarını belirten Yavuz” Bu gergin günlerde ak partinin kurulması aşamasında beni rızam yokken beni parti yönetimine yazmışlar. Biri bana hayırlı olsun diyenlere listede olduğumu söylediler. Suat Birinci isimli arkadaş beni yazdığını söyledi. Benim ne belediye başkanlığı nede siyaset beklentimiz hesabımız yoktu. Çizgimiz belliydi ancak kader bizi buralara getirdi. Ömür geçiyor geçen yıl bugün ne yaptığımızı hatırlamıyoruz. Dünyada sıkıntı bitmiyor. Ramazan ayında hep şunu örneği verdim. Peygamberimizin karnına taş bağlayıp oruç tuttuğu örneğini hatırlamamız gerekiyor.” Dedi.

FETÖ İLE MÜCADELEDE İSTİKRARLI VE BİLİNÇLİ OLUNMALI.

Parti ve basın camiasında fetö ile mücadele ederken bilinçli ve duyarlı olunmasına dikkat çeken Yavuz” Başbakanımız sivil toplum kuruluşlarını 15 Temmuzdan sonra görüşlerine yer verilmesi direktifi verdi. 17 Temmuz akşamı yazılan bildirileri okuyan sivil toplum temsilcilerinin ellerini titrediğine şahit olduk. Taraf olmayan bertaraf olur. Elleri titreyenler fetö ile millet arasında kalanları gördük. Bizim mayamız sağlam. Tüm belediye başkanlarını arayıp direk partiye gelmelerini söyledim. O gece içimde bir sıkıntı vardı. Aldığım bir istihbarata göre devletin üst düzey yöneticilerin üç gündür nerde olduklarını eşleri bile bilmediğini öğrendik. Çocuklarla helalleşip yola çıkıp parti binasına kalemize gittik. Partiye Önce Gölyaka Belediye başkanı geldi. Tanımadığım yüzler emniyeti basalım Jandarmayı basalım diye kışkırtma yapan ilk defa gördüğüm adamlar bizden çok bağırıyordu. O gece bu tezgâha gelmedik.” Diyerek o günden bu güne duyarlı şekilde duruşunu sergilediklerini ifade etti.

AK PARTİ TABANI MİLLİ GÖRÜŞ DEN İLHAM ALMALI.

Ak partinin tabanının milli görüşten ilham alması gerektiğini belirten Başkan Muhsin Yavuz” Milli görüşten gelen birisi olarak ak partinin bu ruhtan ilham alması gerektiğini inanmaktayım. Bu ruha aklı selim olan herkes destek vermeli. 2006 yılında muhtıra yedik. Bizi Düzce basınından destek göremiyoruz. Herkes üzerimize geliyor. Biz kendimizi anlatabilmek için gazete kurduk. Gece gündüz mücadele verdik. Maddi olarak benim büyük darbe yememe sebep oldu. Bu davayı o kadar seviyorum ki makam mevki için değil davaya inandığımız için mücadele verdik. İnsanımız ahde vefa ve sahiplenme içinde bir ruh halinde değiller. Siyaset te önce davaya samimiyet olmalı. Samimiyetsiz siyaset le gelinecek bir nokta alınacak bir sonuç olmaz. Bu memlekette maske takıp ortaya çıkanları bilmek ona göre tavır takınmak samimiyet ve maya gerektirir. Milletin derdi ile deli olmadan millete hizmet etme şuuru partinin ruhu olmalı.” diyerek davanın ülkenin derdi ile dertlenecek zorlu günler yaşandığına dikkat çekti.

DÜZCE BAKANI FARUK ÖZLÜYE SAHİP ÇIKMALI

Düzce nin yıllar sonra bir Bakana sahip olduğunu bu nimetin kıymetinin bilinmesinin gerektiğini söyleyen Başkan Yavuz” Ben kişilerden bu olayı çıkardım. Düzce bakanını kaybederse bakanlığı kaybetmesini isteyenlere mi verecekler. Düzce tarihinde bakanlık ne zaman görecek. Belediye başkanı arkadaşlara kıymet bilinmesini söyledim. Bakanın takip ettiği çözüm ürettiği hizmetleri kendimize mal etmeden Sayın Bakanın katkılarını kamuoyu ile paylaşmaktan imtina etmeyelim diyorum. Özellikle kamuoyunun Sayın Bakanımızın Düzce için yaptıklarını bilme hakkı var. Bizim etimiz budumuz belli. Düzce nin sorunları en üst seviyede koşularak kabul görüyorsa bu büyük nimettir. Sayın Bakan Düzce için kendisini parçalarken bizim ben yaptım ben ettim dememiz siyasi ahlaka etiğe sığmaz.” diyerek nimetin kıymetini bilmeyenlerin külfeti tebaaya fatura etme hakkının olmadığını ifade ederek tüm Düzce’nin mübarek ramazan bayramını kutladığını söyledi.